
Tutuklu bulunan İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Başkanı ve CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Mehmet Pehlivan, Halk TV’de açıklamalarda bulundu.
Açılan soruşturmalarla ilgili konuşan Pehlivan, “Ekrem İmamoğlu’na, 121 sayfalık bir ifade metni sunuldu. Bu ifadede, temel kimlik bilgileri dışında, kendisine 46 soru yöneltildi. Biz, bu 46 soruyu ve bu soruların ilişkilendirildiği delilleri analiz ettik. 46 sorunun 31’i tanık beyanına dayanıyordu. Bunlardan bazıları gizli tanık, bazıları ise açık tanıktı. Ancak emniyet ifadesinde açık tanıkların isimleri gizlenmişti,” ifadelerini kullandı.
Pehlivan, açıklamalarını şöyle sürdürdü:
“Bu durum, sadece Türk hukukunda değil, kıta Avrupası ve Anglo-Sakson hukukunda da “yasak sorgu” olarak değerlendirilen bir yöntemle önümüze kondu. Buna ilişkin hukuki itirazımızı hem Emniyet’te hem de Savcılık’ta dile getirdik. 46 sorunun 31’inin tanık beyanlarına dayandığını söylemiştim. Yani her üç sorudan ikisi, tanık beyanları üzerine inşa edilmiş. Bunun yanı sıra, 4 soru MASAK raporuna, 7 soru ise müfettiş raporuna dayanıyordu. Müfettiş raporu, İçişleri Bakanlığı Mülkiye müfettişleri tarafından hazırlanmıştı.”
“YARGI TACİZİ”
Pehlivan, İmamoğlu’nun tutuklamasına yapılan itiraz hakkında da konuşarak şu ifadeleri kullandı:
“O dilekçe salt bir hukuki metin değil. Bu meseleyi kategorize ettiğimiz yer, ‘bu bir yargı tacizi’. Bundan önce hakkında açılan soruşturmalar, hem kurumsal, hem şahsi hem de ailesine ilişkin başlatılan bir yargı tacizi vardı. Bunun somut tespitlerini biz bir çok kez ortaya koyduk. Elleri belinde bağlandı diye soruşturma geçirdi Ekrem bey. Onlar nasıl yargı taciziyse bu da bir yargı tacizi. Bunun soruşturmanın temelleri ne zaman atıldı, ortaya konulsun diye dilekçe önce yargı tacizini anlattı, daha sonra bu soruşturmaya dair bazı belli başlı konulara değindi.”